2020 yılında başlayan pandemiyle birlikte hayatımızın her alanı değişime uğradı. Evde kalmanın teşvik edildiği bu süreçte mağazaların yerini online alışveriş siteleri, market alışverişinin yerini eve servis appleri alırken ofis hayatı da değişen düzene adapte olarak yerini ev konforunda çalışmaya bıraktı. Uzaktan çalışma sisteminin hayatımıza girişiyle iş alışkanlıklarımız da değişti. Avantajları kadar dezavantajları da olan uzaktan çalışma düzenine daha kolay adapte olmak için birkaç ipucu hazırladık.

Peki uzaktan çalışma nedir? Pijamalarımızla koltukta uzanarak televizyon izlerken bir yandan da şirketten gelen mailleri cevaplamak mı? Cevap basitçe hayır. Her ne kadar kulağa herkesin hayallerindeki çalışma şartları gibi gelse de bu tarz bir düzen hem işe olan ilginizi azaltacak, hem de dinlenme alanınız olan evde bile tam anlamıyla rahatlamanızı önleyerek sizi strese sokacaktır. Evden çalışma sistemini avantaja çevirmenin bazı yolları var, hem de verimliliği düşürmeden!

Güne motive başlamak çok önemli. Bunun için normalde işe giderken trafikte harcanan süreyi değerlendirebilirsiniz. Sabah sporu veya güzel bir kahvaltı yapmak günün kalanını çok daha enerjik ve pozitif geçirmenize yardımcı olacaktır. Ayrıca gün içinde yapmanız gerekenleri planlamak için de bu süreyi değerlendirebilirsiniz.

Artık ofise gitmediğiniz için rahatsız kıyafetleri dolabınızın derinliklerine itmiş olabilirsiniz. Yine de giysilerinizin gün boyu modunuzu etkileyeceğini unutmayın. Kıyafetlerinizi değiştirmek beyninize güne başlama emri vermenizi kolaylaştıracaktır. Yani pijamalarla çalışmak ne kadar cazip olsa da gün boyu tatil modunda olmanıza neden olabilir. Her gün işe gider gibi hazırlanmanıza gerek yok ancak en azından uyanınca üzerinizi değiştirmek iyi bir fikir. Bu sayede iş bitince tekrar rahat kıyafetlere kavuşmanın keyfini yaşayabilirsiniz!

Verimli çalışmak için öncelikle buna uygun bir çalışma alanına sahip olmalısınız. Televizyon veya evdeki diğer insanlar gibi dikkat dağıtıcı unsurlardan uzaklaşmadan işe odaklanmak pek kolay olmayacaktır. Evinizde çalışma odası yoksa bile gürültüden uzak ve prize yakın bir köşeyi birkaç ufak değişiklikle kendi küçük ofisinize çevirmek çok kolay. Bir masa lambası, rahat bir sandalye ve birkaç ofis aksesuarı ile kişisel alanınızı oluşturabilirsiniz. İş bittiğinde ise çalışma alanından ayrılarak gün sonunda eve gelme hissinin tadını çıkarın.

İşin eve taşınması mesainin 24 saat sürdüğü anlamına gelmez, bu nedenle kendinize yoğunluktan uzaklaşmak için zamanı ayırmalısınız. Bunu yapmanın en kolay yolu günlük plan yaparak öğle yemeği ve kahve molası gibi saatlerde ara vermeye özen göstermek. Arkadaşlarınızı arayarak gerçek bir kahve molası havası yaratabilir veya ekrandan uzak kalmayı seçebilirsiniz. İki opsiyonda da düzenli molalar sayesinde iş stresiyle başa çıkmak ve gününüzü organize etmek kolaylaşacaktır.

Uzaktan çalışmanın avantajlarından biri mutfağa yakın olmaktır. Şirkete en yakın restoranlarda yemek yerine kendi hazırladığınız yemeklerle beslenebilirsiniz. Biraz daha fazla emek harcamayı gerektirse de sağlıklı beslenmek ve daha zengin bir menü için kesinlikle buna değer.

Normalde günün çoğunu masa başında oturarak geçiriyor olsanız bile işe giderken ve dönerken hareket ettiğinizi düşünerek sağlığınızı korumak için evdeyken de hareket etmeyi alışkanlık haline getirin. Bunun için işe ara verdiğiniz zamanlarda kısa bir yürüyüş yaparak günlük adım sayınızı artırabilir, veya yoga gibi ev ortamında kolayca yapılabilecek sporları seçebilirsiniz. Bu bedensel olduğu kadar zihinsel sağlığınıza da iyi gelerek kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.